Schumer, Temsilci Green’in Trump Konuşmasındaki Protestosu Hakkındaki Sorulardan Kaçındı
ABD Senatörü Chuck Schumer, Demokrat Parti’li Temsilci Al Green’in Başkan Donald Trump’ın Kongre konuşması sırasında kürsüde bağırmasıyla ilgili soruları defalarca geçiştirdi. Olay, Trump’ın konuşmasına başlamasıyla Green’in ayağa kalkıp başkana bağırması ve bastonunu sallamasıyla gerçekleşti.
Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson, "Üyeler, kasıtlı ve sürekli bir şekilde edep sınırlarını aşıyor ve başkan, silahlı kuvvetler komutanını ortak oturuma düzeni getirmekle görevlendirmeye hazırdır" şeklinde bir açıklama yaptı. Johnson, "Sayın Green, lütfen oturun" diye ekledi. Ardından Başkan Johnson, silahlı kuvvetler komutanına Green’i salondan çıkarma emri verdi ve Green dışarı çıkarıldı.
Olayın ardından, Green’i cezalandırmaya yönelik bir karar tasarısı Temsilciler Meclisi’nde dolaşıma girdi.
CNN sunucusu John Berman, Schumer’e Çarşamba günü, "Buna ‘nahoş’ dediniz. Kongre Üyesi Al Green kürsüde bağırırken ve dışarı çıkarılırken, konuşmanın dördüncü dakikasıydı. Kongre üyesinin bağırdığını duyduğunuzda aklınızdan neler geçti?" sorusunu yöneltti. Schumer, CNN sunucusunun sorusunu yanıtlamak yerine, Demokrat Parti’nin başkana karşı koymak için neler yaptığına dair uzun bir konuşma yaptı.
Schumer, "Bakın, işin özü şu ki, birçok insan hayal kırıklığına uğramış durumda, ancak Trump’ın yaptıklarını protesto etmenin en iyi yolu, bizim ve birçok senatörün ve birçok kongre üyesinin yaptığı gibi, bu korkunç politikalara karşı örgütlenmektir. Sosyal Güvenliği bir Ponzi şeması olarak adlandırmak ve ardından insanların Sosyal Güvenlik ofislerini kesmek, budamaktır" diye yanıtladı.
Berman, Schumer’e ikinci kez soru sormaya çalıştı, ancak Schumer konuşmaya devam ettiği için soruyu sormakta zorlandı. Birden fazla denemeden sonra sorusunu sormayı başardı.
Berman, "Onun bağırmamasını mı tercih ederdiniz?" diye sordu.
Schumer, soruyu bir kez daha geçiştirerek, Demokratların Trump yönetimine karşı koyma çabalarını açıklamaya devam etti.
Schumer yanıtını tamamladıktan sonra, CNN sunucusu Green’in patlamasıyla ilgili soruyu bir kez daha, ancak farklı bir şekilde sormaya çalıştı.
Berman, "Farklı bir şekilde sorayım. Demokratları Senatör Elissa Slotkin’in söyledikleriyle mi yoksa Kongre Üyesi Al Green’in ve dün gece seyircide işaretler tutan insanların yaptıklarıyla mı daha uyumlu görmek isterdiniz?" diye sordu.
Schumer, üçüncü kez Berman’ın Green hakkındaki sorusundan kaçındı. "Bakın, Elissa Slotkin’in harika olduğunu düşünüyorum. Onu seçtim çünkü kendisi yükselen yıldızlarımızdan biri, Orta Batı’dan, bir yarış kazandı, ortalama insanlarla, çalışan ailelerle nasıl konuşulacağını biliyor ve harika bir iş çıkardı. Ve bence yine Amerikan halkı, onun konuşmasının beş dakikasında, Donald Trump’ın 30 günlük kaos ve insanlara zarar vermenin ardından, George Washington’dan bu yana en büyük başkan olduğunu söylediği tüm yalanlar, tüm yanlış anlamalar, tüm gerçeklikten kopuşlarla karşılaştırıldığında daha fazla gerçek buldu" diye yanıtladı.
Bu olay, Amerikan siyasetindeki gerginliği ve kutuplaşmayı gözler önüne seriyor. Bir yanda, Demokratların Trump’ın politikalarına karşı duyduğu yoğun öfke ve hayal kırıklığı, Temsilci Green’in provokatif protestosuyla somutlaşıyor. Diğer yanda ise, Senatör Schumer’in, partisini doğrudan kınamaktan kaçınarak, olayı en aza indirgemeye ve dikkatini muhalefetin yapıcı çabalarına çekmeye çalışması, siyasi riskleri yönetme ve parti birliğini koruma çabalarını yansıtıyor.
Bu durum, Amerikan medyasının da konuya yaklaşımını etkiliyor. CNN sunucusunun ısrarlı soruları, halkın tepkilerini ölçme ve siyasi liderleri hesap vermeye zorlama amacını taşıyor. Ancak, Schumer’in kaçamak cevapları, siyasetçilerin kamuoyuna açık bir şekilde bazı konuları ele almaktan çekinebildiklerini gösteriyor.
Olayın yankıları, Trump’ın politikalarının Amerikan toplumunda yarattığı derin ayrılıkları ve bu ayrılıkların siyasi arenada nasıl tezahür ettiğini açıkça ortaya koyuyor. Demokrat Parti’nin içindeki farklı yaklaşımlar, muhalefetin birliğini ve etkinliğini sorgulatırken, Cumhuriyetçi Parti’nin de bu durumdan nasıl faydalanabileceği tartışmaları gündeme geliyor.
Sonuç olarak, Green’in protestosu ve Schumer’in bu konudaki tutumu, Amerikan siyasetindeki karmaşıklığı ve kutuplaşmayı yansıtan önemli bir örnek teşkil ediyor. Olayın ilerleyen günlerde siyasi arenada ve kamuoyunda nasıl yankı bulacağı, Amerikan demokrasisinin geleceği açısından da önemli ipuçları sunabilir.