Nostalji Zehirlenmesi: "A Different World" Dizisinin Yapay Zeka Faciası ve Eski Yapımların Geleceği
1980’lerin sevilen sitcom’u "A Different World" hayranları, dizinin Netflix’e geleceği ve tüm altı sezonun HD kalitesinde sunulacağı haberini duyduklarında büyük bir heyecan yaşamışlardı. Ancak dizi yayınlandığında, beklentiler yerini hayal kırıklığına bıraktı. "A Different World," Netflix’te göründüğü şekliyle, tanıdık gelen hiçbir şeye benzemiyordu.
Ciltler mumyalanmış gibi görünüyordu. Tabelalardaki yazılar anlaşılmaz bir şekilde bozulmuştu. Arka plandaki yüzler ezilmiş, hatta bazen ürkütücü bir hal almıştı. Görüntünün tamamı, hareketli bir sulu boya tablosunu andırıyordu. Her şey… tuhaftı, hatta grotesk bir boyuta ulaşmıştı.
MovieWeb yazarı Salvatore Cento, durumu şu sözlerle özetliyor: "Maggie, Jaleesa, Kimberly veya Ron olsun, bir zamanlar tanıdık yüzler, tanınmaz görsel bir çorbaya dönüştü."
Peki, bu garip dönüşümün arkasında ne yatıyor? Netflix’e konuyla ilgili ulaşılmış olsa da, Cento’nun da belirttiği gibi, "yapay zeka, ‘A Different World’ gibi klasik sitcom’lara istemeden enjekte edilmiş" gibi görünüyor.
Dizideki bir sahnedeki tabelanın ("We got the beat" yazması gerekirken) okunamaz hale gelmesi, durumun vahametini gözler önüne seriyor.
Eski TV şovlarını ve filmlerini iyileştirmek için yapay zeka kullanımının son zamanlarda tartışma yarattığı biliniyor. Bu tartışma, James Cameron’ın "Aliens," "The Abyss" ve "True Lies" filmlerinin 4K olarak yeniden yayınlanmasıyla alevlenmişti.
Eleştirmenler, özellikle "True Lies" filminde belirgin bir film greni eksikliği ve ciltlerin mumyalaşmış görünümü gibi yapay zeka dokunuşunun tipik belirtilerini fark etmişlerdi. Cameron ise bu eleştirilere sert bir şekilde yanıt vererek eleştirmenlere "hayatlarına bakmalarını" söylemişti.
Elbette, yapay zeka sadece büyük bütçeli filmlere uygulanmıyor. Kısa süre önce Variety dergisinde yayınlanan bir habere göre, "Roseanne" dizisinin 222 bölümünün tamamı yapay zeka ile HD’ye yükseltilmiş ve şu anda CMT, TV Land, Peacock ve Cozy TV’de yayınlanıyor.
Yapay zeka ile iyileştirme, doğru bir şekilde kullanıldığında mutlaka kötü bir şey değil. Örneğin, David Fincher, "Seven" filminin yakın zamanda yapılan 4K restorasyonunda yapay zekayı kullanarak, görüntüyü hareketli bir balmumu heykeline dönüştürmeden ufak tefek değişiklikler yapmıştı.
Ancak, yapay zeka, özellikle standart çözünürlüklü video ile çekilmiş eski TV şovları söz konusu olduğunda, hızlı ve özensiz HD veya 4K iyileştirmelerine olanak tanıyabilir. (Filmle çekilmiş TV sitcom’larına örnek olarak, yakın zamanda büyük beğeni toplayan 4K restorasyonları yapılan "Friends" ve "Seinfeld" gösterilebilir).
"Roseanne" dizisinin 4K versiyonunu henüz görmedim, ancak "A Different World" dizisinin Netflix’teki HD versiyonunu izledim ve kesinlikle ağır bir yapay zeka makyajı yapılmış gibi görünüyor.
"A Different World" dizisinin yeni görünümünden kimin sorumlu olduğu veya suçlanması gerektiği belli değil. Netflix, dizinin yenilenmiş halini mevcut hak sahibinden almış olabilir.
Yine de, "A Different World" dizisini Netflix’te tekrar izlemeyi dört gözle bekliyorsanız, bunu 80 inçlik bir 4K ekranda veya hatta bir iPad’de yapmayın. Belki de telefonunuzu denemelisiniz.
Bu olay, yapay zeka teknolojisinin nostaljik yapımların restorasyonunda kullanımının potansiyel tehlikelerini gözler önüne seriyor. Hızlı ve ucuz bir çözüm olarak görünen yapay zeka, aslında orijinal yapımın ruhunu ve estetiğini bozarak, hayranların beklentilerini karşılamak yerine hayal kırıklığına yol açabiliyor.
Özellikle eski TV şovları ve filmler söz konusu olduğunda, yapay zeka kullanımında dikkatli ve özenli davranmak gerekiyor. Yapay zeka, orijinal yapımın dokusunu ve atmosferini koruyarak, yalnızca küçük düzeltmeler yapmak için kullanılmalı. Aksi takdirde, nostalji hayallerimiz, yapay zeka kabuslarına dönüşebilir.
Bu durum, gelecekte eski yapımların restorasyonunda daha dikkatli ve bilinçli bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğinin altını çiziyor. Yapay zeka, doğru kullanıldığında harika bir araç olabilir, ancak yanlış ellerde, sevdiğimiz ve değer verdiğimiz yapımların kimliğini yok etme potansiyeline sahip. Nostalji duygusunu canlı tutmak ve geçmişin mirasını korumak için, yapay zeka teknolojisini kullanırken dikkatli olmalı ve her zaman orijinal yapıma saygı duymalıyız. Aksi takdirde, geçmişe duyduğumuz özlem, gelecekte pişmanlığa dönüşebilir.
