Hamas Tutsaklarının 500 Günlük Esaretine Anma ve Alman Başkentine Net Bir Mesaj
Giriş
500 gün önce, terör örgütü Hamas, İsrail’den çok sayıda kişiyi kaçırmıştı. Yahudi topluluğu Chabad, Gemeinde merkezinde düzenlediği bir anma töreniyle bu insanları hatırladı. Tören sırasında tutsakların ve ölenlerin isimleri okundu, her bir kaderin anısına.
Siyasi Tepkiler**
Törende konuşan Berlin’in yönetici belediye başkanı Kai Wegner (CDU), tutsakların serbest bırakılmasının bir "esir değişimi" değil, "şeytanla bir anlaşma" olduğunu söyledi. Wegner, Deutsche Presse-Agentur’a tören kenarında yaptığı açıklamada, Alman başkentinde de tutsakların kaderinin asla unutulmayacağını vurguladı.
Wegner, Yahudi karşıtlığı ve İsrail düşmanlığının Berlin sokaklarında hoş görülmeyeceğini de açıkça belirtti. Yahudi yaşamının Berlin’e ait olduğunu vurgulayan Wegner, "Bu uyumu tehlikeye atan, buraya ait değil. Yani Yahudi karşıtlığını vaaz eden, sokaklarımızda İsrail düşmanlığı yapan ve sokaklarımızda Yahudilere yönelik şiddet uygulayanlar, bu renkli, uluslararası ve çeşitli Berlin’e ait değil. Burada benim için net bir ayrım çizgisi var" dedi.
Yahudi Topluluğunun Tepkisi**
Haham Yehuda Teichtal, Wegner’a dayanışma jesti için teşekkür etti ve onu "Yahudi yaşamı ve bir arada yaşama için bir fener" olarak nitelendirdi.
Hamas Saldırısı ve Tutsakların Kaderi
7 Ekim 2023’te Hamas, İsrail’e düzenlenen bir terör saldırısında yaklaşık 1.200 kişiyi öldürmüş ve 250 kişiyi Gazze Şeridi’ne kaçırmıştı. Kaçırılanlar arasında çocuklar, kadınlar ve yaşlılar da dahil olmak üzere siviller ile askerler bulunuyordu.
Hamas ile İsrail arasında varılan ateşkes anlaşması gereği, önümüzdeki günlerde altı tutsak daha serbest bırakılacak ve sekiz ölü tutsak teslim edilecek.
Sonuç**
500 Günlük Tutsaklık anma töreni, Yahudi karşıtlığı ve İsrail düşmanlığı ile mücadele ihtiyacına da ışık tuttu. Berlin’in yönetici belediye başkanı Wegner’in açık sözlü tutumu, Alman başkentinde bu tür nefret söylemine karşı sıfır tolerans politikasının altını çiziyor. Tören, Berlin’in Yahudi yaşamına verdiği önemi ve bu yaşam tarzını korumaya olan kararlılığını da bir kez daha gözler önüne serdi.