Başkan Yardımcısı Vance’in Münih Güvenlik Konferansı’ndaki Konuşması ve Ücretsiz Konuşmanın Önemi
Giriş
Başkan Yardımcısı Vance’in Münih Güvenlik Konferansı’ndaki tarihi konuşması, özgür konuşmanın önemi konusunda önemli bir etki yarattı. Konuşmasında Vance, aşırı sol ve aşırı sağ partileri yasaklayan konferans organizatörlerini eleştirdi. Anayasa hukukçusu Jonathan Turley, Vance’in konuşmasını övdü ve CBS sunucusunun Holokost’u ifade özgürlüğüyle suçlamasına tepki gösterdi.
Vance’in Konuşmasının Önemi
Vance’in konuşması, özgür konuşmanın demokrasinin temel taşı olduğu konusunda bir hatırlatmaydı. 1963’te John F. Kennedy, Berlin Duvarı’nın arkasındaki insanlar için özgürlük ve diğer hakları destekleyeceğini söylemek için Berlin’e "Ich bin ein Berliner" (Ben bir Berlinliyim) sözlerini söylemişti. Vance ise Münih’e giderek "Ben bir Amerikalıyım ve özgür konuşma için savaşacağım" dedi. Müttefiklere meydan okudu ve "Demokrasimizi koruduğunuzu iddia ederken, bizi tanımlayan en temel hakkı çiğnediğiniz sürece bunu yapamazsınız" dedi.
Özgür Konuşmanın Gücü
Turley, Almanya, İngiltere ve diğer müttefik ülkelerde ifade özgürlüğünün gerilemesinden bahsettiği "Indispensable Right" (Vazgeçilmez Hak) adlı kitabına atıfta bulundu. Vance’in konuşmasının, yalnızca Amerika Birleşik Devletleri’nde değil, aynı zamanda Avrupa’da da özgür konuşma savunucuları için önemli bir an olduğunu belirtti. Turley, Avrupa’daki meslektaşlarının bu konuşmayı "özgür konuşma topluluğu için gerçek bir Churchill anı" olarak nitelendirdiklerini ifade etti.
Vance’in Müttefikleri Eleştirmesi
Vance, yasa dışı partilere ait milletvekillerinin konferansa katılmasını yasakladığını söylediği konferans organizatörlerini eleştirdi. Avrupa’nın son zamanlardaki sansür faaliyetlerinin, Rusya’dan daha büyük bir tehdit oluşturduğunu söyledi. Münih Güvenlik Konferansı’nda yaptığı konuşmada "Avrupa’ya yönelik en çok endişe duyduğum tehdit Rusya, Çin ya da başka bir dış aktör değil" dedi. "En çok endişe duyduğum tehdit, Avrupa’nın kendi içinde, Amerika Birleşik Devletleri ile paylaştığı en temel değerlerinden uzaklaşmasıdır."
CBS Sunucusunun Gafa
CBS sunucusu Margaret Brennan, Vance’in konuşmasını tartışırken, Nazi Almanyası’nın ifade özgürlüğünü "silah olarak kullandığını" iddia eden inanılmaz derecede duyarsız bir açıklama yaptı. Turley, bu açıklamayı duyduğunda "kahvesini püskürttüğünü" söyledi.
Turley’nin Tepkisi
Turley, özgür konuşmanın totaliter yönetiminin düşmanı olduğunu söyledi. Nazilerin ilk yaptıklarının ifade özgürlüğünü kısıtlamak olduğunu belirtti. Sansürün otoriterliğin habercisi olduğunu ve Brennan’ın açıklamasının eski bir klişe olduğunu ifade etti. Almanya’nın İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana kapsamlı bir sansür sistemine sahip olduğunu ve neo-Nazi hareketinin hala geliştiğini, ancak Almanların yalnızca %17’sinin görüşlerini açıkça ifade etmekten çekinmediğini söyledi.
Sonuç
Başkan Yardımcısı Vance’in Münih Güvenlik Konferansı’ndaki konuşması, ifade özgürlüğünün önemi konusunda bir uyarı niteliği taşıyordu. Turley’nin CBS sunucusunun açıklamalarına verdiği tepki, sansürün tehlikelerini vurgulamaya hizmet etti. Özgür konuşma, demokrasinin temel bir unsurudur ve bunu korumak için sürekli olarak çabalamalıyız.