A69 Otoyolu Projesinde Kritik Bir Duruşma
Castres ile Toulouse arasında 53 kilometrelik bir mesafeyi kapsayan A69 Otoyolu projesi, uzun süredir çevresel etkileri nedeniyle tartışılmaktadır. Proje karşıtları, yaklaşan idari mahkeme duruşmasının otoyolun kaderinde kritik bir dönüm noktası olacağına inanıyor.
Savcının Görüşü: Tartışmalı Bir Değerlendirme
Toulouse İdari Mahkemesi’nde görülecek davada, çevresel izinliliğin değerlendirilmesinden sorumlu kamu savcısı geçen hafta tutumunu açıkladı. Savcı, bu otoyolun inşasını haklı çıkaracak "başlıca kamu yararı açısından zorunlu neden" bulunmadığını belirterek, 2023 yılında başlayan ve toplam bütçesinin %65’ini oluşturan 300 milyon avrodan fazla bir tutara mal olan projenin iptalini talep etti. Proje tamamlanırsa, teslim tarihi 2025 sonu olarak belirlenmiştir.
Karşıtların Beklentileri: Zafer Ufku
Kritik öneme sahip bu duruşma öncesinde, A69’a karşı çıkan altı kişi, "durumu vurgulamak" için Toulouse İdari Mahkemesi önünde ağaçların tepesinde kamp yaptı. Kolektif La Voie est Libre’ye göre, projenin iptaline ilişkin savcının görüşü, aynı konuları ele alan ve 9 Aralık’ta kararı ertelenen 25 Kasım tarihli bir duruşmada açıklanan görüşüyle aynı doğrultuda. Ancak mahkeme o gün kararını vermesi gerekirken sürpriz bir şekilde duruşmayı erteledi ve yeni bir duruşma tarihi olarak 18 Şubat’ı belirledi. Mahkeme, bu kararı bir bildiride "iyi bir adalet için" gerekçesiyle açıklamıştı.
Atosca’dan Tepki: Rahatlık ve Endişe
2018’de başlayan bu davada karşıtların iddiasına göre, düşünülebilecek tüm belgeler mahkemeyle paylaşılmıştı. Bu nedenle A69 karşıtları, mahkemenin kararını "adaletin müsamaha göstermesi" olarak yorumlamıştı. Bu durum, şaşkınlık yaratan bir karar olarak karşılanmıştı. Bu arada Atosca, projenin inşasından sorumlu şirket ve gelecekteki işleticisi, bu hafta yayınladığı bir bildiride iyiniyetlerini vurguladı: "Atosca ve ortakları, projenin başlangıcından bu yana, idare ile yakın işbirliği içinde çevresel izin kararnamesinin hükümlerine uymaya çalışmaktadır. Herhangi bir sapma tespit edilirse, düzeltici önlemler uygulanmaktadır."
Atosca’nın mahkemeye yeni belgeler sunmasına rağmen Devlet ve projeyi destekleyen yerel yönetimler bir jest yaptı ve geçen hafta güzergahın yaklaşık yarısı için geçiş ücretinin %33 oranında düşürüleceğini açıkladı. Ancak ne bu ücret indirimi ne de dosyaya eklenen yeni belgeler durumu değiştirdi; savcının tutumu değişmedi. Savcıya göre, Tarn bölgesindeki seçilmişlerin büyük çoğunluğu bu otoyola destek verdiğini söylese de Castres’in gelişmesi için altyapısal ihtiyaçları yok ve bölge zaten önemli bir dinamizm gösteriyor. Dolayısıyla "başlıca kamu yararı açısından zorunlu neden" ortadan kalkıyor. Karşıtlar, yayınladıkları bir bildiride, "savunmanın son kozu da söndü" sözleriyle olan bitenden duydukları memnuniyeti dile getirdi ve "adaletin zamanının geldiğini" haykırdı.
Hakimin Kararı: Son Nokta
Üç hafta içinde açıklanacak karar, projenin kaderinde bir dönüm noktası oluşturabilir. Eğer hakimler savcının görüşünü takip ederse, proje durdurulacaktır. Bu karar kesinleşse bile, böyle bir başvuru durdurucu nitelik taşımadığından, itiraz üzerine verilecek karar da projenin seyrini değiştirmeyecektir. Eğer tüm itirazların sonuçsuz kalması ve inşaat şirketi davayı kaybederse, bu çok büyük bir darbe olacaktır. Bu kez yalnızca inşaatçı firma değil, otoyolu destekleyen seçilmişler ve Devlet de zararlı çıkacaktır. Atosca’nın bu 53 kilometrelik yol için harcadığı paraların geri ödenmesi ve kapsamlı doğa koruma ve yeniden ağaçlandırma çalışmaları için Devletin bir milyar avroluk bir ödeme yapması gerekecektir.
Şu an için, projenin geleceği belirsiz olsa da çalışmalar devam etmektedir. Bu durum, projeyi durdurulmasını talep eden karşıtları hayal kırıklığına uğratmaktadır. Son zamanlarda bir il yolu, inşaat çalışmaları kapsamında kapatıldı ve önümüzdeki ay asfalt santrallerinin kurulması planlanıyor. Tüm bunlar, projenin herhangi bir zamanda iptal edilebileceği gerçeğini ortadan kaldırmamaktadır.