Modern Çağda Tehlikeli Bir Oyun: Popülizm ve Otokrasinin Ters Dünyası
Günümüzde, kafa karışıklığına ve endişeye yol açan bir dönemden geçiyoruz. Bu bağlamda, kamuoyunda söz sahibi kişilere, şu an üzerinde düşündükleri konuları soruyoruz. Bugün, edebiyat ve kültür bilimci Sylvia Sasse’nin yanıtlarını sizlere aktarıyoruz.
Sasse, şu anda neyin üzerinde düşünüyorsunuz?
Popülist politikacıların ve otokratların, bize tersine çevrilmiş dünyalarını dayatmaya çalışmaları ve ne yazık ki birçok kişinin bu tuzağa düşmesi üzerine düşünüyorum.
Tersine çevrilmiş dünya derken neyi kastediyorsunuz?
Bu ifadeyle, özellikle son yıllarda yayılmakta olan popülist bir ana planı tanımlıyorum. Bu tersine çevrilmiş dünyada, örneğin Vladimir Putin, Rusya’nın bir demokrasi olduğunu iddia ediyor. ABD Başkan Yardımcısı J. D. Vance, ifade özgürlüğünü savunduğunu ifade ediyor. Trump, derin devletle mücadele ettiğini vurguluyor. Ve Alice Weidel, Hitler’in bir komünist olduğunu ileri sürüyor. Ancak gerçekte bu iddiaların tam tersi geçerlidir. Popülistlerin ve otokratların tersine çevrilmiş dünyası, her şeyin 180 derece tersine çevrildiği bir anlatıdır.
Bu tersine çevrilmiş dünya nasıl bir etkiye sahip?
Bu anlatı, insanların gerçekliği algılama ve yorumlama şekillerini bozabilir. Popülistler, korku ve güvensizlik duygularına hitap ederek takipçilerinin dünyayı doğru bir şekilde anlamalarını güçleştirirler. Gerçeği tersine çevirerek, kendi çıkarlarına uygun bir anlatı oluştururlar ve muhalif sesleri susturmaya çalışırlar.
Popülizmin ve otokrasinin bu tehlikeli oyununun arkasındaki motivasyonlar nelerdir?
Popülist liderler, sıklıkla karizmatik özellikler sergiler ve halkın duygularını harekete geçirme konusunda ustadırlar. Onlar, karmaşık sorunlara basit çözümler sunarak takipçilerinin korkularına ve hayal kırıklıklarına seslenirler. Aynı zamanda, medyayı ve kurumları kötüleyerek rakiplerinin itibarını zedelemeye çalışırlar.
Otokratlar ise, gücü ele geçirmek ve onu sürdürmek için daha baskıcı yollara başvururlar. Muhalifleri sustururlar, bağımsız medyayı kontrol ederler ve toplumdaki muhalefeti bastırmak için şiddeti kullanabilirler.
Popülizmin ve otokrasinin yükselişine karşı nasıl mücadele edebiliriz?
Bu tehlikeli eğilime karşı koymak için eleştirel düşünme ve medya okuryazarlığı becerilerini geliştirmek çok önemlidir. Popülistlerin ve otokratların söylemlerini sorgulamalı ve gerçeklere dayalı olarak bilgi edinmeye çalışmalıyız. Ayrıca, ifade özgürlüğünün ve hukukun üstünlüğünün önemini savunmalı ve çoğulcu ve açık bir toplumu desteklemeliyiz.
Son olarak, popülizm ve otokrasinin geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?
Popülizmin ve otokrasinin yükselişinin küresel bir sorun olduğunu ve bu eğilimin yakın zamanda tamamen ortadan kalkmayacağını düşünüyorum. Ancak, bilinçli vatandaşlar olarak, bu tehlikeli anlatılara karşı koyabilir ve gerçekliği tersine çevirme girişimlerine direnç gösterebiliriz.