Tahran’ın Nükleer Hırslarını Boğmak İçin ABD ve İsrail Yetkilileri Görüştü
Pazartesi günü üst düzey bir İranlı yetkili, ABD ve İsrail yetkilileri arasında Tahran’ın nükleer hedeflerini engelleme amacıyla yapılan görüşmeyi şiddetle eleştirdi.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bağaei, görüşmeyi uluslararası hukukun ihlali olarak nitelendirerek Washington ve Tel Aviv’in buna engel olamayacağını söyledi. Bağaei devlet medyasının sağladığı bilgiye göre Pazartesi günü muhabirlere, "İran gibi bir ülkeye karşı bir şey yapamazlar" dedi.
Bağaei, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu arasında Pazar günü Kudüs’te yapılan toplantıyı hedef aldı. Görüşmenin esas olarak İran’ın nükleer hedefleri üzerinde durduğu bildirildi.
Netanyahu: "İşin Üstesinden Geleceğiz ve Getireceğiz"
Netanyahu, Pazar günü görüşmenin ardından muhabirlerle yaptığı açıklamada, ABD ve İsrail arasındaki ivmenin arttığını ve "İşin üstesinden geleceğimizden hiçbir şüphem yok." dedi. Ancak Bağaei bu iddiaya şiddetle karşı çıktı.
Bağaei, "Bir yandan İran’ı tehdit edemezsiniz, diğer yandan da diyalog destekli olduğunuzu iddia edemezsiniz" diye ekledi.
Bağaei’nin açıklamaları, Netanyahu’nun İsrail askeri operasyonlarının İran’ın Orta Doğu’daki vekil gruplarını, Filistinli terör örgütü Hamas da dahil olmak üzere zayıflattığını öne sürmesinin ardından geldi. İsrail Başbakanı, "İşin üstesinden geleceğiz ve getireceğiz." dedi.
ABD: "Gaza İçin Cesur Bir Planımız Var"
Bazı analistler, İran’ın nükleer programı da dahil olmak üzere İsrail’in giderek artan savaşçı söyleminin Trump’ın İran ile bir barış anlaşmasına ulaşma konusundaki ilgisini raydan çıkarabileceğini öne sürdü.
Rubio dün yaptığı açıklamada, toplantının Başkan Donald Trump’ın "Gaza için cesur" planını ilerlettiğini ve İran’ın bölgedeki barışın önündeki en büyük engel olduğunu belirtti. "Başkan, Gazze’nin geleceği hakkındaki görüşlerinde de çok cesur davrandı. Geçmişin yıpranmış fikirleri değil, dürüstçe cesaret ve öngörü gerektiren bir şey" dedi.
Netanyahu ayrıca Trump ile Gazze için Hamas’ı siyasi ve askeri bir güç olarak tamamen ortadan kaldıran "ortak bir strateji" paylaştıklarını söyledi.
Trump geçen hafta Filistinlilerin Gazze’den çıkarılmasını ve bölgenin ABD mülkiyetinde geliştirilebilmesini önerdi. O zamandan beri planın arkasında durduğunu, ancak daha fazla çatışma ve yerinden edilme konusundaki geniş endişelere ve eleştirilere rağmen planın arkasında durduğunu söyledi. Trump o zamanlar "Gazze’yi satın almaya ve tek başına sahip olmaya kararlıyım." demişti. "Yeniden inşasına gelince, Orta Doğu’daki diğer devletlere bölümlerini inşa etmeleri için verebiliriz, başkaları bizim himayemizde bunu yapabilir. Ama Gazze’yi sahiplenmeye, ele geçirmeye ve Hamas’ın geri dönmediğinden emin olmaya kararlıyız."
ABD-İsrail Görüşmesinin Sembolik Amacı
ABD-İsrail görüşmesinin sembolik bir amacı da vardı. Görüşme sırasında ABD, Trump’ın geçen ay söz verdiği gibi İsrail’e ağır bombalar ve mühimmat gönderdi. İsrailli bir savunma yetkilisi, mühimmat ve bomba sevkiyatlarının "Hava Kuvvetleri ve İsrail Savunma Kuvvetleri için önemli bir varlık olduğunu" ve "İsrail ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki güçlü ittifakın daha fazla kanıtı olduğunu" söyledi.